Yurt dışı piayasalarda özellikle ABD tarafındaki fabrika siparişleri, hizmet PMI, işsizlik başvuruları, tarım dışı istihdam, işsizlik oranı ve saatlik ortalama kazanç verileri piyasalara yön verecekken, yurt içinde ise nisan ayı enflasyon verisi etkili olacak.

 BİST 100 endeksi bu hafta 83.947 – 86.754 seviyeleri arasında işlem gördü.  Endeks haftayı yüzde 1,87 değer kaybederek ve 83.947 seviyesinden tamamladı. Banka Endeksi yüzde 1,56 değer kaybetti.  Sanayi Endeksi ise yüzde 2,00 değer kaybetti.

Hareketli bir hafta geçiren Avrupa’da piyasalarda Yunanistan’a ilişkin gelişmeler takip edildi. Hafta içerisinde Eurogroup-Yunanistan görüşmelerinde taraflardan karışık açıklamalar gelmeye devam ederken, Yunanistan hükümeti bir süredir devam eden müzakerelerden sonuç alınamaması nedeniyle müzakereyi yürüten ekipte değişikliğe gitti. Maliye Bakanı Yanis Varoufakis\'in görevlerinin kısıtlanmasının yanı sıra bakanın yakınındaki iki isim görevden alındı. Yoğun geçen haftada Yunanistan gelişmelerinin yanı sıra, veri akışı da gündemdeydi. Euro Bölgesi’nde açıklanan enflasyon verileri 4 aylık negatif seyrini sona erdirdi. Söz konusu veri sonrası Avrupa piyasalarında, parasal genişleme programının hali hazırda etkisini gösterdiği yönündeki algıyla beraber pozitif seyir hakim oldu.

ABD’de kritik ve yoğun bir hafta geride bırakıldı. ABD’de bir süredir olumlu bir tablo çizmeyen ekonomik veriler bu hafta da aynı tablo ile karşımıza çıktı. Güçlenen doların ABD verileri üzerindeki olumsuz etkisi giderek daha göze çarpar hale geldi. Haftanın  gündem maddelerinin başında, 1. çeyrek büyüme verisi ve FED’in faiz kararı yer alıyordu.  Büyüme verisi yıllık bazda yüzde 0,2 ile beklentilerin oldukça altında kaldı. FED, beklentiler dahilinde faiz oranlarında herhangi bir değişikliğe gitmedi. Yapılan açıklamada 1. çeyrek büyümesindeki düşüş kış koşullarına ve güçlü doların ihracat üzerinde yaptığı baskıya bağlanırken istihdam artış hızının ve sabit yatırımların yavaşladığı ve işsizlik oranının durağan olduğu belirtildi. Enflasyonun hedef olan yüzde 2 seviyesinin altında seyrettiğini, düşük enflasyonun kısmen enerji fiyatlarındaki düşüş ve enerji dışı ithalat fiyatlarındaki gerilemeden kaynaklandığını vurguladı.

Borsa İstanbul cephesinde haftaya başlarken değer kaybeden doların etkisiyle USDTRY paritesindeki gevşemeler yükseliş fırsatı olarak değerlendirilse de, hafta içerisinde dünya genelinde oluşan ‘’bekle ve gör’’ havasına Borsa İstanbul da iştirak etti. Haftanın son işlem gününde ise yurt genelinde gündem hareketliydi. TCMB’nin 2015 2. çeyrek enflasyon raporu sunumu takip edildi. Sunumu sırasında ezber bozmayan Erdem Başçı, uygulanan temkinli para politikalarının çekirdek enflasyonu olumlu yönde etkilemeye devam ettiğini söyledi. Gıda fiyatlarının yüksek seyrine değinen Başçı, \'\'Enflasyonun 2015 yılı sonunda, orta noktası yüzde 6,8 olmak üzere, yüzde 5,6 ile yüzde 8 aralığında öngörüyoruz\'\' dedi. Böylece daha önce yüzde 5,5 olarak öngörülen enflasyon, 1,3 puan yukarı revize edildi. Revize enflasyonun piyasa beklentilerinin altında kalması ve Başçı\'nın yeteri kadar sıkı bir para politikası uygulanıyor olduğu yönündeki açıklamaları piyasa tarafından tatmin edici bulunmadı. Başçı ayrıca ABD Merkez Bankası FED\'in faiz artırması halinde, maliyet artacağı için yabancı para zorunlu karşılıklara faiz ödemeye başlayabileceklerini ve gerekirse TL zorunlu karşılıkların da faizinin artırılabileceğini söyledi. Başçı haftasonu bu konuya ilişkin bir duyuru yapabileceklerini söyledi.

 4 Mayıs haftası beklentileri :

Bu hafta hem yurt içinde hem de yurt dışındaki veri akışı piyasaların seyrinde etkili olacak. Özellikle ABD tarafındaki yoğun veri akışı dikkatle takip edilmelidir. Bu hafta ABD’de fabrika siparişleri, hizmet PMI, işsizlik başvuruları, tarım dışı istihdam, işsizlik oranı ve saatlik ortalama kazançlar verileri izlenecek. FED’in yapmış olduğu açıklamalarda, hem kötü geçen kış koşullarına değinmiş hem de faiz artırımının zamanlamasına ilişkin herhangi bir sinyal vermemiş olması nedeniyle söz konusu veri akışı piyasaların seyrinde belirleyici olacak. Özellikle beklentisi 225 bin olan tarım dışı istihdam verisinin beklenti üzerinde gelmesi doların global bazda değerlenmesini sağlayabilir. Diğer yandan FED’in faiz artırım sürecinde baz aldığı önemli verilerden olan işsizlik oranı ve saatlik ortalama kazançlar verileri de beklentilerden olumlu olursa kurda yukarı yönlü hareketleri destekleyebilir. Yurt genelinde ise haftanın ana gündem maddesi Nisan ayı enflasyon verisi olacak. Sunumunda Nisan ayında yüksek bir enflasyon verisi beklendiğini ifade eden Başçı’nın söyleminin ardından enflasyon verisi merakla bekleniyor. Açıklanacak verinin yüzde 7,60 seviyesindeki piyasa yıllık ortalama beklentisinin aşağısında kalması Türk Lirası’nın değerlenmesine yol açabilir. Geçtiğimiz hafta dolar dünya genelinde değer kaybetmiş olsa da kurun 2,65 seviyesinin aşağısında kalıcılık sağlamadığını gördük. Bu hafta kurda 2,68 seviyesi üzerinde hareketler görmemiz durumunda alımlar kuvvetlenebilir.

Borsa İstanbul’da haftanın son işlem gününde Merkez Bankası\'ndan gelen açıklamaların yarattığı olumsuzluk, ve yatırımcıların tatil riskini almak istememesinin yanı sıra gelecek hafta gerçekleşecek olan Ak Gıda ve Global Liman halka arzları öncesinde yatırımcıların likidite yaratma isteğinin de endekste sert satış baskısına yol açtığını düşünüyoruz. Bu hafta fiyatlamalarda görülebilecek düzeltmelerde 84.000 seviyesi önem arz ediyor.

Bu hafta Borsa İstanbul’da anlamlı yükseliş denemelerinin devam edebilmesi için endekste 85.500 seviyesinin üzerinde hareketler görmemiz gerekmektedir. Endekste yükseliş denemelerinde 86.400 seviyesi hedeflenebilir. Endekste görülebilecek gevşemelerde ise 84.500 ve 83.000 seviyeleri öne çıkıyor.