Anemon Otelde düzenlenen söyleşi programına Eğitim –İş Konya Şube Başkanı Özgür Ulaş Yiğit, yönetim kurulu üyeleri, ilçe temsilcilikleri, CHP Konya İl Başkanı Barış Bektaş, İYİ Parti, VP, KP, ÇYDD, ADD yöneticileriyle sendika üyeleri ve vatandaş katıldı. 

Programın açılışında konuşan Eğitim-İş Konya Şube Başkanı Özgür Ulaş Yiğit, “Köy Enstitüleri eğitimde yapılan bir seferberliğin adı olup, aslında bir mucizedir. Kendi insanına inanmanın, bu kadim topraklarda istenildiğinde neler yapılabileceğinin bir kanıtıdır. Bütün bunların sonucunda tüm dünyanın hayranlıkla izleyeceği, gıpta edeceği eğitim sisteminin adıdır. Kalkınmanın ve medeniyetin yalnızca eğitim ile sağlanacağının bilincinde bir anlayıştan bugün gelinen noktada kalkınmayı yol ve köprü yapmak olarak gören bir anlayışa nasıl geldiğimiz hepimizin malumudur. Her şeye rağmen artık çok rahatlıkla görebiliyoruz ki, tek çare Mustafa Kemal Atatürk’ün devrimlerinin ışığında kuruluş felsefesine dönmekle olacaktır” dedi. 

Köy Enstitüleri Üretim ve Eğitim Hedefiyle Kuruldu

Tarihçi-Yazar Sinan Meydan Köy Enstitülerinin kuruluş hedefinin Üretim için eğitim, eğitim için üretim olduğunun üzerinde durarak, “Cumhuriyeti zor koşullarda kazandık. Ama koruyamadık. Atatürk ve Atatürkçü Köy Enstitülerini doğru anlayıp, demokrasiyle taçlandırabilseydik bugünleri yaşamazdık.  Toplum ve millet olarak cumhuriyetimize omuz verip, demokrasiyle taçlandırmalıyız. 100 yıl önce bu ülkeyi yeniden kuranlar milletin egemenliğini korudular.  Cumhuriyetle birlikte kalkınan ülkemizin kalkınmasında 1950’den sonra geri adım atılmaya başladı.  Yanlışlar yapıldı. Genç arkadaşlarıma söylüyorum. Tarih TV dizilerinden, konuşmalardan öğrenilmez kaynağından ve kitaplardan okunarak öğrenilir.  Köy Enstitüleri aslında bir Atatürk projesidir.  Merkezinde köy ve üretim vardır. Üreten bir Türkiye hedeflenmiştir.  Geri kalmışlığa ve emperyalizme karşı bir dik duruş vardır.  Eğitim milli olacak, akla ve bilime dayanacak, karma ve laik olacaktır. Atatürk 1923’te İzmir İktisat Kongresinde eğitim modelini açıklıyor. Oda Köy Enstitüleri modelidir.  Bu modelde ihtiyaç duyulan veriliyor. Boş şeyler değil, hayat için gerekli şeyler öğretiliyordu. Eğitim için Üretim, üretim içinde eğitim hedefinde olan ülkemizi ait milli bir eğitim modelidir. Kapatılması da yanlıştı.  Bu ülke hala ayakta duruyorsa Cumhuriyetimiz, kazanımları ve sadece Türk insanının özgün olarak gerçekleştirdiği milli olan Köy Enstitüsü anlayışının attığı temellerden dolayıdır.  Sonuçta Köy Enstitüleri bir Türk buluşu olup, sadece bir eğitim kurumu değil, bir aydınlanma projesidir.  Çağdaş, bilimsel ve laik bir eğitim modelidir. Üretimin yanında, kültür, sanat ve spora önem veriliyordu.  Ülkemizde yeniden bir eğitim devrimine ihtiyaç vardır.  Bu eğitim laik, bilimsel ve Köy Enstitüsü modelinde bir vizyon ortaya konmalıdır. Yeni bir kuşak geliyor. Bu kuşağın cumhuriyetin ve Atatürk’ün ışığıyla aydınlanması önemlidir” diye konuştu.

Söyleşiden sonra Eğitim-İş Konya Şube Başkanı Özgür Ulaş Yiğit, Tarihçi-Yazar Sinan Meydan’a bir plaket verdi. Daha sonra Sinan Meydan kitaplarını imzaladı. Söyleyişe katılım yoğundu.