Sürgündeki şiirler Beykoz Üniversitesi’nde konuşuldu
İstanbul’un ikinci vatanı olduğunu belirten Shams, sürgündeki şairler için ev kavramlarının kendi kimlikleri gibi muğlak olduğunu söyledi. Bunun da şiirlerine dışlanma, bağlanma-bağlanamama, ait olma-olamama, hüzün-mutluluk, geri dönme, kaçma-hareket-hareketsizlik gibi zıtlıklarla yansıdığını anlattı
Alanında uzman dünyaca ünlü isimleri konuk eden Beykoz Üniversitesi’nin bu haftaki konuğu İranlı şair, yazar ve Pensilvanya Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Fatemeh Shams oldu. Beykoz Üniversitesi Rektörlük Yerleşkesi Konferans Salonu’nda akademisyenler ve öğrencilerle bir araya gelen Shams, ‘Bulanıklaşan Sınırlar: Modern İran ve Afganistan Şiirinde Muğlak Alanlar’ adlı konferansta İran ve Afganistan şiiri hakkında bilgiler verdi.
İstanbul büyüleyici bir şehir
2009’da İngiltere Oxford Üniversitesi’nde doktorasını yaptığı dönemde ülkesine girişi yasaklanan Shams, 2016’da ABD’ye yerleşti. Shams, “Bir kez daha dünyanın en güzel, en büyüleyici şehirlerinden biri olan İstanbul’da bulunmaktan dolayı çok mutluyum. İstanbul benim ikinci vatanım” dedi. Nazım Hikmet’in ‘Hapiste Yatacak Olana Bazı Öğütler’ şiirinden kısa bir bölüm okuyan Shams, İran’dan “2 haftalığına” düşüncesiyle ayrıldıktan sonra 9 yıldır sürgünde yaşadığını ve bu yaşamın devam ettiğini söyledi.
Sınırlar farklı şekillerde değerlendiriliyor
Mülteci, sürgün kimliğini anlatan ve onların şiirlerinden örnekler okuyan Shams, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu şairlerin hiçbiri harita üzerinde ev diye bir yeri gösterememektedir. Çünkü buradaki ev kavramları kendi kimlikleri gibi muğlaktır. Kendi topraklarında dışlanma ve yabancılaşma, bağlanma ve bağlanmama, ait olma ve olamama, hüzün ve mutluluk, geri dönme, kaçma ve hareket, hareketsizlik bütün şiirlerde kendini ortaya koymaktadır. Bu şiirlerin hepsi bize şunu göstermektedir ki sınırlar farklı şekillerde değerlendirilmektedir. Sonuç olarak bu noktada üretilen edebiyat, sınırların içinde ya da sınırların dışında olabilir ancak bunun bir geçiş ve bir şeye dönüşme çabası olduğunu anlamak gerekmektedir. Edebiyat, milliyetçi prensiplerin önüne geçebilmektedir.”
Kaynak: Haber Merkezi
BENZER KONULAR
Bodrum Müzik Festivali’nde Karsu İle Senfonik Bir Akşam
Bodrum Müzik Festivali Fazıl Say ve Nil Venditti Yönetimindeki Bilkent Senfoni Orkestrası’nın Görkemli Konseriyle Başladı
M. Sinan Ümit, “Çınarlı Dürüst, Mert ve Cesur Bir İnsandı”
Gevale Kalesi Tarihe Işık Tutuyor
Gizem Dolu Bir Hikaye "Son Kamelya"
Kul Remzi Kitabını İmzaladı
Abdürreşid İbrahim Efendi ve Şair Mehmet Çınarlı
Nasreddin Hoca’yı Ayağa Düşürmeyin
TYB’de Ödüllü Kısa Film ve Belgeseller Değerlendirildi
Başkan Altay Saraybosna KOMEK Sergisinin Açılışını Yaptı
Ziyaretçi Yorumları
Bu Habere Henüz Yorum Eklenmemiş.
KÜLTÜR-SANAT |
İŞ DÜNYASI |
TEKNOLOJİ |
EĞİTİM |
DÜNYA |