Hz. Mevlana’nın 745. Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma etkinlikleri kapsamında Mevlana Kültür Merkezinde düzenlenen “Sanat Ocağı Mevlevihane Atölye Çalışmaları” programına konuk olan, Konyalı keçe ustası Celalettin Berberoğlu, geleneksel Türk el sanatının seçkin ürünlerinden olan keçe sanatının inciliklerini anlattı.

 Konya İl Kültür Müdürlüğünce, Hz. Mevlana’nın 745. Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma etkinlikleri kapsamında bu yıl ikincisi düzenlenen “Sanat Ocağı Mevlevihane Atölye Çalışmaları”, ulusal ve uluslararası alanda isim yapmış usta el sanatçılarını ağırlıyor. Mevlana Kültür Merkezindeki etkinliği katılan Konyalı keçe ustası Celalettin Berberoğlu, geleneksel Türk el sanatlarının seçkin ürünlerinden olan keçenin yapım inceliklerini anlattı.

 ‘KEÇE YAPIMI, DİSİPLİN, SABRI VE EKİP OLMAYI ÖĞRETİYOR’

Etkinlikleri izlemek üzere Mevlana Kültür Merkezine gelen yerli ve yabancı misafirlerin ilgi gösterdiği programda, keçe yapmanın büyük çaba ve sabır isteyen bir uğraş olduğunu söyleyen keçe sanatı ustası Berberoğlu: “İş ilk önce yünü tanımakla başlıyor. Çünkü her yünden keçe olmuyor, olsa da istenilen kaliteyi vermiyor. Sonra bu yünler yıkanıyor, kimyasal ya da kök boyalarla renklendiriliyor. Sonrası usta ve ekibine kalıyor” dedi. Keçe yapımının insana öğrettiği bazı özellikleri de sıralayan Berberoğlu: “Keçenin, insana çalışma disiplini, sabrı ve ekip çalışmasını öğrettiğini söyledi.

 Yün lifinin sıcak su ve sabunla pişirilmesi neticesinde meydana gelen tekstil ürünü olan keçe, usta ellerin yaptığı özenli çalışmaların ardından geleneksel Türk el sanatlarının bir ürünü olarak karşımıza çıkıyor. Yarım asır öncesine kadar hemen hemen herkesin evinde yer yaygısı, yelek, şapka ve süs eşyası gibi çeşitleriyle bulunan keçe, belli bir süre içerisinde modernizmin ve teknolojinin de etkisiyle kaybolmaya yüz tutan keçeye, son zamanlarda Konyalı sanatçıların dünya çapında tanıtmaya yönelik yaptığı çalışmalar neticesinde ilgi yeniden arttı.