Ayrıca Ateşbâz-ı Velî çerçevesinde, insanların zaten bildikleri Hz. Mevlâna’nın düşünce dünyasına daha farklı bir perspektiften bakmasını sağlayacaktır. Elbette ki, Meram bundan çok şey kazanacaktır” dedi.

 Ateşbâz-ı Veli Aşçı Dede Mutfak Kültürü Günleri, Mevlâna Türbesi ziyaretiyle başladı. Daha sonra Ateşbâz-ı Veli Türbesi’nde dua edildikten sonra açılış konuşmalarına geçildi. Programa Meram Kaymakamı Resul Çelik, Meram Belediye Başkanı Fatma Toru, Karatay Belediye Başkanı Mehmet Hançerli, Keban Belediye Başkanı Fethiye Atlı, AK Parti Meram Koordinatörü Mustafa Torun, AK Parti Meram İlçe Başkanı Abdülkadir Özöğür, Anadolu Halk Mutfağı Derneği Başkanı Adnan Şahin,  AK Parti Meram İlçe Kadın Kolları Başkanı Sevil Tosunoğlu, Konya Yazma Eserler Bölge Müdürü Bekir Şahin, Meram Muhtarlar Derneği Başkanı Ali Ermiş, meclis üyeleri, muhtarlar ile yurt içi ve yurt dışından gelen çok sayıda davetli katıldı.

“GASTRONOMİ SADECE YEMEK DEĞİL”

“Elinde aş, gönlünde aşk” sözünün gastronominin sadece yemek yeme hadisesi olmadığını ifade eden çok güzel bir söz olduğunu kaydeden Anadolu Halk Mutfağı Derneği Başkanı Adnan Şahin, “Bu hadise sadece Meram Belediyesi’nin ya da Konya’nın hadisesi değil; bir Türkiye hatta dünya meselesidir.  Çünkü bundan 800 – 900 yıl önce adına türbe yapılan bir aşçıdan bahsediyoruz. O dönemde dünyadaki mutfak durumunu değerlendirdiğinizde ne demek istediğimi çok iyi anlarsınız” dedi.

“MUTFAĞIMIZIN TEMELİNİ SELÇUKLU MUTFAĞI OLUŞTURUYOR”

Global ölçekte yükselen gastronomi trendinin özellikle son dönemlerde gastronomi turizmine de büyük ivme kazandırdığını belirten Başkan Toru da, “Kültür ve Turizm Bakanlığımızın 2017 Turizm Şurasında Gastronomi alt başlığını açması konunun önemine işaret etmektedir. Yemek kültürü aynı zamanda insanlar ve uluslar arasında kurulan güçlü bir kültürel bağdır. Batıda mutfak kültürü yokken biz de mutfak kültürü vardır. Dünyanın önde gelen en zengin ve sayılı mutfaklarından biriyiz.  Pek çok medeniyete ve kültüre ev sahipliği yapan bu topraklarda farklı kültürlerin mutfak ve yeme içme anlayışları birleşerek, zengin bir yapı ve çeşitlilik oluşturmuştur. Bu topraklardaki mutfağın temelini de Selçuklu mutfağı oluşturur. Klasik Türk mutfağının bir bölümü Selçuklu mutfağından mirastır. Selçukluların Orta Asya’dan başladığı yolculuk süresince uğradığı her yerden mutfak geleneğine kattığı değerlerle şekillenen mutfak kültürümüz, eşsiz bir harmonidir. Zıtlıklar içinde inanılmaz bir denge ve lezzetin formülü Selçuklu mutfağında gizlidir. Şimdi bu formülü keşif zamanı, yerelden tüm dünyaya tanıtma zamanıdır” diye konuştu.

Şehrimizde yaşamış sufilerden Ateşbâz-ı Velî adına etkinlik yapmanın dünyada ilk ve tek aşçı türbesinin ilçemizde olması nedeniyle ayrı bir önem kazandığına dikkat çeken Toru, “Hz. Pir hayata bakış açısını ‘Hamdım,piştim,yandım’ diyerek yemek kavramları ile özetlemiştir. Mevlevi kültüründe matbah, özgün bir eğitim ve kültür unsurudur. Dergahın matbahında baş aşçı, aşçı dedemiz Ateşbaz’dır. Aynı zamanda manevi öğretmen, eğitimde bir ekol,insanı kamili yetiştiren ocaktır. Matbahı fakülte kabul edersek Ateşbaz da bu fakültenin dekanıdır” dedi.

“GASTRONOMİ TURİZMİNE KATKI SAĞLAYACAK”

Ateşbâz-ı Velî’nin ilçemizde bulunan türbesi ve Meram’da metfun olması sebebiyle mahalle ismini 2017’de Ateşbazı Veli olarak değiştirdiklerini hatırlatan Başkan Toru, “Selçuklu mutfağının, özünde Türk mutfağının dünya mutfakları arasındaki önemli yerini biliyoruz. Ayrıca biliyoruz ki, insanın yedikleriyle yaşantısı arasında da önemli bağlar kurulmaktadır. Bizler, yemeğin manevi boyutu yanında görsel boyutunu da göz ardı etmeyerek sunmak istiyoruz. Bu da bizim mutfak anlayışımızı, uluslararası alanda daha çok ön plana çıkaracağını umarak gastronomi turizmine katkılar yapacağına inanıyoruz. Ayrıca Ateşbâz-ı Velî çerçevesinde, insanların zaten bildikleri Hz. Mevlâna’nın düşünce dünyasına daha farklı bir perspektiften bakmasını sağlayacaktır. Elbette ki, Meram bundan çok şey kazanacaktır” dedi.

“DEĞERLERİMİZİ ULUSLARARASI PLATFORMA TAŞIMALIYIZ”

Dünyada tek aşçı türbesinin ilçemiz sınırları içerisinde olmasının Meram’ın zaten var olan haklı şöhretine yeni katkılar yapacağına işaret eden Başkan Toru, şunları söyledi: “Bu etkinliklerde asıl vurgulamak istediğimiz, yemeğin amaç değil bir araç olduğudur. Yemek; var oluş sebebimizi unutmadan güç, kuvvet kazanmak için yediğimiz nimetleri aynı zamanda bir şükür vesilesi kılmaktır. Topraklarımızdaki değerleri, gerek ulusal ve gerekse uluslararası platformlarda hak ettiği yere ulaştırmak da amaçlarımızdan birisidir. Bu alandaki katma değeri yüksek proje, ürün ve farklı süreçler sonunda sürdürülebilir başarı örneklerinin ödüllendirilmesi de bir yarışmadan ziyade teşviktir. Bu topraklara kültürümüze hizmet eden katkı sağlayan herkes bizim için özeldir, saygıyı hak etmektedir. Selçuklu Mutfak kültürümüzün, dünya mutfaklarına girmesi için özellikle yerli şeflerimize de görevler düşmektedir. Onlar menülerinde, sunumlarında Selçuklu yemeklerine daha çok yer verdikçe; eminim, Selçuklu yemek kültürümüz, dünya mutfaklarında daha fazla yer alacaktır.”

Başkan Toru, bu etkinliklerin düzenlenmesine katkı sağlayan Anadolu Halk Mutfağı Derneği’ne ve diğer sponsorlara teşekkür ederek konuşmasını tamamladı.

Daha sonra Mevlevî Mutfak Kültürü canlandırmalarının yapıldığı programda kazan açma merasimi yapılarak katılımcılara yerel lezzet ikramında bulunuldu.

3 gün sürecek Ateşbâz-ı Veli Aşçı Dede Mutfak Kültürü Günleri, gastro şovlar, yarışmalar, yöresel yemek lezzetleri ve diğer etkinliklerle devam edecek. 30 Eylül Cumartesi günü şehrin farklı bölgelerinde yapılacak aşure ikramıyla sona erecek.