Şairlerin iki kısım olduğunu belirten Nurullah Genç, “Şiirin bir şeytani karanlığı var bir de Rahmani aydınlığı. Biz bu Rahmani aydınlıkta yürümeye çalışanlardan olmalıyız. Yani yazdığımız metinler; insanları garipliğe, sapkınlığa ve ağır melankoliye sevk eden metinler olamaz”  dedi.

 Meram Belediyesi Şehrin Tasarım Atölyesi tarafından “Mecalis-i Seb’a Günleri” kapsamında düzenlenen etkinliklerin ilkine Ünlü Şair, Akademisyen ve Yazar Nurullah Genç konuk oldu. Ünlü şair, çocukluğunda yaşadığı sıkıntıları, edebiyatı, şairliği, neden iktisatçı olduğu gibi konularda keyifli bir söyleşi gerçekleştirdi.

“İKİ TİP ŞAİR VARDIR”

İki tip şairin olduğunu kaydeden Genç, “Bizim şiirimiz toprağa dayalı sanattır. Mütevazıdır, üstünlük iddiasında değildir ve Allah içindir. Şuara suresinde şairleri tasvir ederken bunun için ikiye ayırır: Her vadide şaşkın şaşkın gezen ve sapkınlığa götüren şiirler ve şairler, bir de zulme uğradıkları için şiir yazan ve hakkı dile getiren şairler. Şairliğin kaynağı Cenab-ı Allah’ın ‘Kelam’ sıfatıdır” dedi.

Şiirin bir şeytani karanlığı bir de Rahmani aydınlığının olduğuna işaret eden Şair Nurullah Genç, şöyle konuştu: “Biz bu Rahmani aydınlıkta yürümeye çalışanlardan olmalıyız. Yani yazdığımız metinler; insanları garipliğe, sapkınlığa ve ağır melankoliye sevk eden metinler olamaz. Müslümanların şiir tarihine baktığımız zaman bunu görüyoruz.”

Şair Akademisyen Nurullah Genç, söyleşiyi Suriye dramını anlatan ve deniz kenarına vuran Aylan bebeğin cesedinden esinlenerek yazdığı Altıncı Tablet isimli şiiri okuyarak sonlandırdı.

Şehrin Tasarım Atölyesi’nde Hayat bölümünde yaz akşamlarını daha keyifli ve okunaklı hale getirmek için 7 farklı akşamda 7 farklı konseptte düzenlenecek Mecalis-i Seb’a Günleri’nde 7 başlık; sanat, tarih, edebiyat, müzik, mimari, sinema ve şiir üzerine olacak. Alanında uzman isimler bu söyleşilere konuşmacı olarak davet edilerek, halkın merak duyduğu konularda bilgi sahibi olması sağlanacak.