Konya Türkiye tohum üretiminin yüzde 38’ini tek başına karşılıyor.

Buğday ve arpa ekimin başlayacağı şu günlerde sertifikalı tohumluk kullanılmasının önemine dikkat çeken Konya Ticaret Borsası (KTB) Meclis Başkanı Selçuk Öcal, iyi bir tohumun verim artışına katkısının yüzde 40 civarında olmasına rağmen, sertifikalı tohum kullanılmasının maliyete yüzde 2-3 kadar ilave getirdiğini belirtti. Tohumun tarımın özü, bağımsızlığın temeli olduğunu ifade eden Öcal, tohumun tarımsal bir girdinin ötesinde endüstriyel bir ürün olarak da ele alınması gerektiğini söyledi. Kaliteli tohum denince akla sertifikalı tohumun geldiğini belirten Öcal, “Şurası net bir sonuçtur; Sertifikalı tohum kullanan üretici, verim ve kalite artışını hesaba katmadan bile verilen destekler ve eleme kayıpları ile kendi mahsulünden bıraktığı tohumluktan daha karlıdır. TMO’nun 2011 yılında hububat alımlarında ilk defa kaliteye göre sınıflandırma sistemi uygulamaya başlaması ve sertifikalı tohum destekleriyle birlikte, çiftçilerimizin sertifikalı tohum kullanması artmasına rağmen henüz istenen seviyeye çıkmamıştır. 2015 yılında dağıtılan tohumluk miktarı tarihinin en yüksek düzeyi olan 900 bin ton düzeyinde gerçekleşmiş ve sertifikalı tohumluk kullanım oranı Türkiye’de ilk defa yüzde 60 düzeyine ulaşmıştır. Bu oran Konya için de geçerlidir. Oysa Ülkemiz sertifikalı tohumluk ihtiyacı 1 milyon 600 bin tondur. Kısa vadede bu oranın yüzde 100 düzeyine çıkarılması, uzun vadede tohumlukların her yıl değiştirilmesi ve tamamında sertifikalı tohumluk kullanımının gerçekleştirilmesi, ulaşılması mümkün hedef olarak görülmekte ve kaliteli buğday üretim sorunun çözümünde ana koşul olarak kabul edilmektedir. Bu amaçlara ulaşmak ancak özel sektörün dinamik yapısının sisteme hakim olmasından geçecektir. Tohumculuğun verilen desteklerle özel sektör eliyle, istenilen seviyede olmasa da büyüyor olması bizleri sevindirmektedir. 1995 yılında tohumculukta özel sektörün payı yüzde 3 iken, 2006 tarihinde çıkarılan 553 sayılı tohumculuk kanununun iyi değerlendirilmesiyle bugün bu oran yüzde 60’a çıkmıştır.  Gelişmiş alt yapısı ve uzman personelimiz ile artık tohum tescil ve sertifikasyon işlemleri borsamızda yapılabilmektedir. Bu sayede; tohumun üretildiği yerde tohum tescil ve sertifikasyon işleri de yapılmakta, üretici zaman ve kaynak kaybı yaşamamaktadır. Borsa olarak Konya’mıza, 12,6 milyon liralık yatırımla ‘Tohum ve Gen Teknolojileri Vadisi’ kazandıracağız. Bu yatırım Konya tohumculuğuna büyük bir katma değer katacaktır.” dedi.

KTB Meclis Başkanı Selçuk Öcal, sertifikalı tohumluk kullanımın faydalarını da şu şekilde açıkladı; “Sertifikalı tohumlukta yabancı ot ve yabancı tohum olmadığı için hangi ürünü ekmişseniz onu alırsınız. Çeşit özellikleri bilindiğinden ekim zamanı tam olarak ayarlanabilir.  Sertifikalı tohumluklarda yüksek çimlenme kabiliyeti vardır. Yani çiftçimizin tarlaya attığı her tohum çimlenir ki bu da bazı bitkilerde dekara ekilecek tohum miktarında %25‘e varan tasarruf sağlayarak tohum maliyetini düşürür. Sertifikalı tohum genç olması nedeniyle toprak rutubetinden ve bitki besin elementlerinden yararlanma kabiliyeti yüksektir. Elde edilen ürünler aynı özelliklerde ve kaliteli olduğundan pazar değerleri yüksektir, bu da satış kolaylığı sağlar. Un, makarna, bisküvi sanayinde standart ürün aranılır bir özelliktir. Söz konusu tohumlar toprakta bulunan ve tohumla taşınan bazı hastalıklara karşı koruyucu olarak ilaçlanmasından dolayı kayıplar en az düzeydedir.  Ekimde fazla tohum kullanılmasına gerek kalmadığı için tasarruf sağlar. Sertifikalı tohum kullanan çiftçilerimiz sertifikalı tohumluk kullandıklarını faturaları ile tespit ettirdikleri takdirde kullanılan tohumluk miktarına göre destekleme ödemesi almaktadırlar. Ülkemizde sertifikalı tohumluk satışları mevzuatlara uygun belgeleri olan Tohum Bayileri aracılığı ile yapılmaktadır. Bayilik belgesi olmayan yerlerden alınan tohumlar kesinlikle sertifikalı değildir ve tohumluk desteği alınamaz.” diyerek, sertifikalı tohumum bol ve kaliteli ürünle gelen iyi kazanç olduğunun altını çizdi.