KTO Karatay Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Endüstri Mühendisliği Bölümü öncülüğünde düzenlenen programa KTO Karatay Üniversitesi Mütevelli Heyeti Üyeleri, Rektör Prof. Bayram Sade, akademisyenler ve öğrenciler yoğun ilgi gösterdi.

Sanayi, ekonomi ve akademik çevrelerden önemli isimlerin de katılım gösterdiği konferansta, Endüstri 4.0’ın farklı bakış açılarından yorumlanması ve farklı sektörlerde ne gibi yansımaları olacağı, üniversitelerin gelişime katkıları, sürece uyum noktasında ne tür hazırlıklar yapıldığı katılımcılara anlatıldı.

KTO Karatay Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü olarak sanayi-üniversite işbirliğini önemsediklerini belirten etkinlik moderatörü Endüstri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Zafer Yaman, “ Yeniliklere öncü olmak ve teknoloji kavramına katkıda bulunmak için var gücümüzle çalışıyoruz” diye konuştu.

“Teknoloji Üretmek Zorundayız”

Günümüzde güçlü olmanın yolunun teknoloji üretmekten geçtiğini aktaran KTO Karatay üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bayram Sade ise “Yeni bir dönemden geçiyoruz, ülke ve coğrafya olarak. Bu coğrafyada bulunduğumuz sürece sorunlarla, bir takım güç savaşları ile karşı karşıya geleceğiz. O halde millet olarak ileri teknoloji üretmek, korumak ve uygulamak zorundayız” ifadelerine yer verdi.

“Üretmeli ve Aynı Hızla Pazarlamalıyız”

SIEMENS Türkiye Birim Yöneticisi Hakan Mavruk da global değişim ve dönüşümlere karşı kayıtsız kalmanın imkansızlaştığının altını çizerek “Endüstri 4.0 aslında bir evrimdir. Tüm bu değişim ve dönüşümlerin temeli de ekonomidir. Daha fazla para kazanma ihtiyacı bu devrimleri gerekli kılmaktadır. Daha fazla üretim, daha fazla pazarlama ve daha fazla para kazanma temelli değişimler beraberinde ekonomik krizleri de getirmektedir. Bu defa farklı bir devrimle karşı karşıyayız. Tam olarak devrim olması için yapay zekanın yüzde yüz hayatımıza girmesi ile mümkün olacaktır. İnsan beyninin işlem gücü ve kapasitesine erişimle başlayacak bir süreçtir. Endüstri 4.0’ın evrim sürecinin başlama nedeni Çin’dir. Dünya ülkeleri olarak Çin’e yeniliyoruz. Çin’le rekabet edebilir hale gelmek için çok hızlı tasarlayıp, üretmeli ve aynı hızla pazarlamalıyız. Ne kadar hızlı olmalıyız? Kopya edilmesinden daha hızla üretmeli ve pazarlamalıyız. Bu da daha karmaşık, daha teknolojik ürünler demektir. Bu ürünler esnekliği de beraberinde getiriyor. Üretilen bir model için yalnızca bir hat oluşturulur ve bu hat üzerinde değişimler,  gelişimler söz konusu olur” şeklinde konuştu.

Program soru-cevap bölümü ve katılımcılara plaket takdiminin ardından son buldu.